Samstag, 25. Dezember 2010

just being back

döndügümden beri mutluyum
hatta cok mutluyum
sebebi ise sadece geri dönmem
degisen bi sey yok aslinda
sadece sevdiklerimin altini cizdim kalin bir kalemle
ne cok sey varmis sevdigim
ne cok sey ugruna geri dönülecek
mutluyum


Sonntag, 19. Dezember 2010

uyku

uykuya dalamiyorum
uykusuzum 48 saattir, uyku terk etti
bi film izlemek, sona gelmeden biraktigim bir kitabi okumak ya da nette dolanmak eskiden ise yarardi
eskiden
simdi ne gerek uykuyu selamlamak icin

Sonntag, 12. Dezember 2010

o daha cok kücük cok yabanci hayata, hatta hayata dair hic bir sey bilmiyor. o benim uykularimi bölüyor, icimi dagliyor, beni acitiyor. elim dilim tutuldu. son 3 ayda iki kasin arasinda ki o iki cizgi iyice derinlesti. yüzüme bakmiyor, bakamiyor belki, bir baksa tasacagim belki. her gecen gün batarken o farketmeden, ben ölüyorum sanki yavas yavas. ne agirliklar yükleniyor bilmeden kücük cocugum. kiziyorum, ifade edemiyorum. seviyorum ama artik gösteremiyorum, uzak benden, bizden, kendinden, hayattan. herseyden uzak. bos bos bakiyor artik gözleri. bütün acilarini yüklenmek istiyorum onun adina. kiyamiyorum. birsey yapamiyorum, kilitlendim. bütün dogru bildiklerim silindi sanki. ona birsey veremiyorum.

eski resimlerine bakip, yillari geri getirmek istiyorum.
hatirliyormusun, elinden tutup seni ilk okul gününe götürmüstüm. sen de bana "abla, okul zormu" demistin. "hayir, sen cok akilli bir kizsin, sana cok kolay gelecek" demistim. o güne geri gidelim ne olur. ne benim kaslarimin arasinda ki cizgiler bu kadar derin, ne de senin omuzlarinda bi yük vardi. o günün pariltisini gözlerinde bir daha göremedim. nedir seni bu kadar cabuk tüketen. bu kadar cekilmez ne var di hayatinda. düsündügün kadar zor degil hersey. hem sen hala akilli bir kizsin benim icin.

sen kücükken odama gizlice girmeni istemezdim.
hadi gel simdi, gizlice gir yine odama
saklan yorganin altina
bütün esyalarimi karistir
topuklu ayakkablarimi giy gizlice
makyaj malzemelerimle resim yap hadi
hadi
hadi
haki gel artik

kac kere uyuyunca bitecek hasret

öyle böyle gecti iki ay.
dönüsüme yakin isil isil bu sehri sevmeye basladim sanki.
kar yagiyormus dönecegim sehire, söyleyin kara erimesin ben gelene.
annem söylemiyor ama hissediyorum hava alanina beni karsilamaya gelecegini.
cok özledim cok.
günleri sayiyorum, saatleri.
ben cok kücükken ve annem giderken ona "kac kere uyuyunca dönecegini" sormustum.
cevap verememisti, cok kere uyumam gerekirmis, simdi anliyorum.
annecigim ben, sen 6 kere uyuyunca dönecegim.
ben uyumayacagim,
ama hadi sen uyu canim benim.