Sonntag, 7. März 2010

kedi resimli top

bir kadin ne ister, ne bekler diye düsünüyorum
sevgi demeyin Allah askina, sevgi gibi her gönüle gecerli bir sözcük yetersiz kaliyor anlatmaya
hem kacmak istiyorum, hem kovalamak, hem de kovalanmak, bir de bunlarin hepsini ayni kisiyle yasayarak... bir oyun istiyorum, hem kacak oldugum, hem kaciran, sonra yakalamaya calisan ve yakaladiktan sonra tekrar kacan... neyim ben, bir CANAVARMI!
bu hallerimin sebebi O ise, O'ndan nefret ediyorum!!!
simdi mutlu mesut, sevginin müsrüflügünde seri serpile ciceklenmek dururken solugumu blogumda aldim...
nedir bu, bir cesit kacismi yine?
ah "car cur edilen" heyecanlar... sevgili böcügün agziyla :)
bir oyun hatirladim bakin simdi...
cocukken mahalle arkadasim bana verilen yeni topu (üzerinde minik kedi resimleri vardi) benden zorla almisti, sonra defalarca bana topu uzatir gibi yapip tekrar cekmisti, cok kovalamistim onu, sonra umudum kesilmisti, agladigimi gören mahalle arkadasim topu bana geri getirmisti... tahmin edin ben o anda ne yapmistim... topa sert bir tekme vurmustum ve bir daha da almamistim... gönlüm gecmisti...
simdi adina halk dilinde sevgi denen o top var yine önümde, ardindan zamaninda coook kostugum, cok kovaladigim o cocuklugumun kedi resimli topu...
öylece duruyor ayagimin dibinde...
ben ise ayni umarsizlikla bakiyorum ona...
öyle de güzel bir top ki bu seferki...
al beni diyor kucagina
ruhsuzmuyum ben artik
dokunamiyorum...

2 Kommentare:

  1. belki de sirf bu yüzden nefret etmeliyiz heyacanlarimizi alanlardan.

    gözümün mumlari söndü diyorum kendi kendime günlerdir. söndü gözümün mumlari ve aslinda sevmiyorum söndürenleri...

    AntwortenLöschen
  2. ne zavalli bir his bu heyecanlarin gelmemek üzere gittigini bilmek... kim yakacak gözünün icinde ki mumlari böcük...

    AntwortenLöschen