Freitag, 19. März 2010

unut-umut

unutmak, unutmaya calismak, unutabilmek, unutmamak, unutamamak
umut, umutlanmak, umutsuz kalmak, umutsuzlasmak

kelime oyunu falan degil cabam
bu iki sözcügün birbirine ne kadar benzedigini fark ettim bugün

basim agriyor sigara icmekten
sigara icmeyi UNUTmayi UMUD ediyorum
bakin iki kelimeyi de ayni cümlede birlestirdim

unutmak istenince erisilebilecek bir sey degil
bu da herseyi kendi basina buyruk yapan ZAMANin uzmanlik alanina düsüyor cogu sey gibi
herseyin önce bir zaman asimina ugramasi gerek unutmak icin
ZAMANa da güvenmiyorum artik
en unuttugun anda haylaz bir cocuk gibi nanik yapabiliyor su ahmak ZAMAN
ZAMANa karsi ne denli bicareyiz
aktiv bir iliskinin olmasi zaman ile, imkansiz
PASSIFlik herseyi zamanin eline birakmak
otur ve bekle isin yoksa
begenmedim

adini adimla bir cümlede kullanamadigim biri vardi bir zamanlar
O umutsuz bir vakaydi
unuttum onu sonunda cünkü umutsuzduk biz ikimiz
umudum varken o yoktu
simdi unuttum
ne o var ne de ondan yana umudum




Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen