Donnerstag, 2. Juni 2011

kusuyorum, görüyormusun

zehirleniyoruz hergün yeniden. gün oluyo domatez de, gün oluyo hiyar da saniyoruz zehir. Ama aslinda zehirleyen de biziz, zehirlenen de.

bir seyler yolunda gitmiyor. sanki attigim her adim dan sonra iki geri gidiyorum.
benim le alakali degil olan cok sey, hersey benim basari ve ya basarisizligim la sonuclanmiyor ve iste tam burada belli oluyor iyi niyet.

elekten gecirmek her sözü, incelemek lafi agizdan cikmadan önce, belki bir gün bana zehir olarak geri döner diye. bu degil ki anlami dostlugun!

en sevdigin en cok yaraliyor, en cabuk kayiyor elden.
en sevdigin en kaygan oluyor her seferin de.
hakli cikmaktan da nefret ediyorum üstelik.

karin hep dogruyu söylüyor aslin da. yanilmayi umuyorum bazen onu dinlemeden, ama hakli cikiyorum her seferinde. hakli cikmaktan da nefret ediyorum üstelik.

sitem degil bu yazdiklarim, sadece tespit.

böyle günler de kendime daha bi yakin hissediyorum kendimi. kimse yok aslinda. belki budur sebebi.

diger seylere deginecek olursam, kimi cocuk yapiyor, kimi cok mutlu bir koca buldugundan, kimi spora basliyor, kimi icmeye, kimi dinliyor sadece politik olmak adina, kimi söylemiyor asil düsündüklerini, zehirliyor.

seffaf degiliz, iste en cok da bu cekilmez kiliyor hayati.





Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen